Вход

Bir Orta Çağ kalesi ve zirvesi olan Monyak (Monek, Mınyak), Kırcaali şehrinden yaklaşık 11 km uzaklıkta, Şiroko Pole (Shiroko Pole) köyünün yanında, Studen Kladenets barajının yukarısında bulunuyor.

Keyfini çıkarabileceğiniz inanılmaz manzarasından dolayı Monyak dağ zirvesine (586 m) tırmanmaya değer. Akbabaların da yaşadığı sarp kayalıklar, Studen Kladenets barajı, Kırcaali şehri ve büyüleyici Doğu Rodoplar zirveden bakıldığında gözünüz kamaştıracak yerlerden sadece birkaçıdır.

Monek'ten Vişegrad Kalesi'ni de görebilirsiniz.

Zirveye giden yol iyi işaretlenmiştir. Yaz aylarında gölgenin olmadığı kısımlar olduğundan beraberinizde çokça içme suyu getirin.

Yüzyıllardır zirveyi koruyan kalenin tarihi, yüksek ve kayalık
zirveden görülen manzara kadar etkileyici ve büyüleyici.
Mevcut Orta Çağ kaynaklarına göre, 12.-14. yüzyıllarda Ahridos'un en büyük şehri,
Kırcaali şehrinin doğusunda, Orta Arda vadisinde bulunan Mneakos kalesiydi.
Şiroko Pole köyünün yukarısında bulunan bu büyük kalenin kalıntıları, şehrin
Veselçani mahallesinde bulunan piskoposluk merkezine yakın ve doğrudan optik görünürlüktedir.
Onlardan biraz uzakta, şu anki Vişegrad köyünün yakınında, büyük kaleye 2 km uzaklıkta, duvarları günümüzde de mükemmel bir şekilde korunmuş olan
ve halk arasında Vişegrad kalesi olarak bilinen başka bir kale daha bulunmaktadır.
Perperikon'la birlikte Mneakos, yazılı tarihi kaynaklarda
Doğu Rodoplar'ın en çok bahsedilen kalesidir.
13. yüzyılda Orta ve Doğu Rodoplar'daki durumu en iyi anlatan kaynaklardan biri
olan ve 1254-1255 Bulgar-Bizans savaşını anlatan Georgi Acropolitus'un "Tarih"inde adı geçmektedir.
Ancak, Perperikon'dan farklı olarak, Mneakos'tan Yunan olmayan bir kaynakta
da bahsediliyor. Kaynak XIII. yüzyılın ilk on yılına atıfta bulunuluyor.
Fransız tarihçi Geoffrey de Villardouin tarafından anlatılan, 1205-1207 Bulgar-Latin savaşlarıyla ilgilidir.
Tarihçi Latinlerin kamplarını Mneakos yakınlarında, Art (Arda) nehrinin
bereketli ve güzel vadisinde kurduklarını ve orada ilk Latin imparatoru
Baudouin'in Tarnovo'da öldüğünü kesin olarak öğrendiklerini çok ayrıntılı olarak anlatır.
Burada, kalenin altında Latin İmparatorluğu'nun baronluk konseyi toplandığını ve yeni İmparator Henri'yi seçtiğini de.
Üçüncü Haçlı Seferi'nin (1189-1192) tarihini anlatan daha eski bir
Batı Avrupa kaynağında da Mneakos'tan bahsedildiği varsayılmaktadır..
O dönemde Trakya'ya saldıran Haçlılar,
Philippopolis-Adrianopolis-Didimoteihon bölgesinde yağma baskınları düzenlemiştir.
Eğer kaynakta sunulan bilgiler gerçekten Mneakos'a atıfta bulunuyorsa, o
zaman bu, Doğu Rodoplar'daki Orta Çağ kalesinden söz edilen ilk kayıt olacaktır.

Mneakos'un 13-14. yüzyıllarda Ahridos'un bölgesel merkezi olduğu göz önüne
alındığında, tarihi kaynaklara göre bilinen birçok vali burada ikamet etmiştir.
1993-1996 yıllarında kalede arkeolojik kazılar ve
tam bir jeofizik araştırma yapılmıştır.
Bunlar Iv. Balkanski tarafından 1972-1973'te gerçekleştirilen kısmi sondajların devamı niteliğindedir.
Yüksek tepenin eteğinde, kaya mezarları ve Trak oyma nişleri de
dahil olmak üzere çeşitli çağlara ait kalıntılar bulunmuştur.
Kale iki ayrı sur biriminden oluşur: bir dış şehir ve en yüksek kısımda bir iç kale.
Bu Orta Çağ kalesi, üç tarafı dikey olan ve kendisini çevreleyen Arda Nehri'nin
yüzlerce metre üzerinde yükselen son derece sarp
bir taşlık tepe üzerinde yer almaktadır.
Kale aynı zamanda Bulgar topraklarındaki en yüksek kalelerden biridir ve tepesi deniz seviyesinden tam olarak 586,7 m yüksekliktedir.
Aynı zamanda ülkemizin en büyük kalelerinden biridir - müstahkem alan 20.000 metrekareyi aşmaktadır.
Mneakos’un uzun ekseni neredeyse 0,5 km’dir.
Kale duvarı şehrin yaklaşık yarısını, daha erişilebilir batı, güneybatı ve kuzey yönlerinden çevreler.
Kuzeydoğu ve güneydoğuda, tahkimat yapılmasına gerek olmayan dik uçurumlar bulunmaktadır.
Kale duvarları, Orta Çağ'ın karakteristik özelliklerini taşımaktadır, kırma taşlardan yapılmış ve güçlü beyaz harçla birleştirilmiştir.
Duvar temelleri, daha iyi tutturmak için yer yer kesilmiş kayanın üzerine doğrudan inşa edilmiştir.
Savunması daha zor olan batı ve kuzey tarafta kale duvarı daha sağlam ve açıkça
daha yüksek inşa edilmiştir, güneybatıdaki ulaşılması zor kayalarda ise
daha ince ve çok daha kısa bir duvar örülmüştür.
Kale, inanılmaz yükseklikte inşa edilmiş duvarlarıyla bir zamanlar çok güzel ve etkileyici görünüyormuş.
Tamamlanmış haliyle Mneakos şehrinin giriş alanının
çevresinde ve güneydoğusunda üç kule bulunuyordu.
Kalenin en doğu kısmını oluşturan ve doğu yönünü savunan iç kalenin çok sayıda kulesini saymazsak tabi.
Kale kapısı, sur duvarının batı köşesinde, en erişilebilir bölgede
ve kayalara oyulmuş bir patikanın indiği yerde bulunuyor.
Girişi koruyan ana tahkimat, devasa, içi boş bir kuledir.
Yapılan kazılarda dıştan beyaz harçla sıvandığı ve
yüzeyi tamamen kaplamadığı, ancak büyük taşların sıvanmamış
yuvarlak kısımlarının ön plana çıktığı anlaşıldı.
Bu şekilde mozaiği andıran güzel bir dekoratif efekt elde edilmiştir.
Kulenin içi ahşap merdivenlerle ulaşılan katlara bölünmüştür.
Bugün tesisin kalıntıları 5,2 m yüksekliğe ulaşmaktadır.
Kalenin girişinin genişliği ancak yaklaşık 3-3,20 m olarak tahmin edilebilmektedir
ve muhtemelen çift kanatlı, masif ahşap bir duvarla kaplıydı, dış tarafı elmas
şeklinde büyük demir ve keskin çivilerle süslenmişti. içeriden kapı güçlü bir ahşap mandalla kapatılmıştır.
Kuleye ulaşım, kale duvarının iç tarafına tutturulmuş
devasa bir merdivenle sağlanmıştır.
Mneakos tarihinin biraz daha sonraki dönemlerinde, kapıdan kuzeybatı yönünde,
kale duvarı boyunca, düzensiz yamuk planlı ikinci, sağlam bir köşe kulesi inşa edilmiştir.
Bu şekilde kapının iki yan kulesiyle klasik bir savunması oluşturulmuştur.
Şehrin üçüncü kulesi de kale duvarının güney kısmına inşa edilmiştir.
Her ne kadar bu kısım dik kayalıklar ve Arda Nehri'ne doğru inen taş yığınları
nedeniyle neredeyse aşılmaz gibi görünse de, dikkatli bir incelemelerde
kaleye çıkışın gerçekleştirilmesi zor olan küçük bir ulaşma yolu fark ediliyor.

Kule küçük, sağlam ve dörtgen planlıdır; vadiye mükemmel görüş açısı
nedeniyle muhtemelen gözetleme kulesi olarak da kullanılmıştır.
Kale girişinin 50 m kuzeyinde ve dışında bölge sakinleri,
kazılar sırasında ortaya çıkarılan hacimli bir su deposu inşa etmişlerdir.
Sarnıç için kayalarda doğal bir çatlak kullanılmış, ancak dörtgen bir şekil oluşturması için daha da oyulmuştur.
Havuz, bol miktarda beyaz harçla birleştirilen moloz taşlarla kaplanmıştır.
Havuz, kale duvarının yüz metre altında bulunan bir göletten gelen suyla
doldurulmuş ve bu amaçla, yerinde bulunan parçalardan da anlaşılacağı
üzere kil borulardan bir su temin sistemi inşa edilmiştir.
Bu su deposu yağmur sularıyla da doldurulmuştur.
Kalenin içinde, daha Iv. Balkanski tarafından tespit edilmiş olan ve daha sonra
incelenen, iç surların yaklaşık 70 m güneybatısında bulunan çok katlı büyük bir binanın bodrumunda başka bir su toplama havuzu da keşfedilmiştir.
Binanın güneye bakan harika bir konumu vardır, büyük ihtimalle kayalıklar
kuzey rüzgarlarından onu iyi korunuyordu, aynı zamanda kaleye de yakındır.
Arkeolojik kazıların ortaya çıkardıklarına bakılırsa, burada muhtemelen
yüksek rütbeli bir kişi, belki de garnizonun kumandanı yaşıyordu.
Bazı yerlerde kayalar yontularak yer altı katı için duvar görevi görmüş, üst katların
günümüzde mevcut olmayan duvarları için boydan boya yatak kesilmiş, bazı yerlerde ise moloz taşlardan beyaz harçla birleştirilen astar yapılmıştır.
Zemin, keskilerle mükemmel bir şekilde düzleştirilmiş, kırık tuğla ve kırık çömlek
parçalarıyla birlikte kalın bir hidrofobik harç tabakasıyla kaplanmış doğal kayadan yapılmıştır.
İyi biçimlendirilmiş bir toplama yüzeyi aracılığıyla toplanan
içme suyu bu havuzda depolanmıştır.
Ustalıkla inşa edilen kanallar aracılığıyla yağmur suları sarnıca yönlendirilmiştir.
Şehrin ana kapısının yaklaşık 50 m doğusunda ikinci büyük bina keşfedilmiştir.
İlkinde olduğu gibi bu binada da doğal kaya fayı kullanılmış
ve burada bir bodrum oluşturulduğu ortaya çıkmıştır.
Bu binanın da muhtemelen birkaç katı vardı.
Zemin katı oluşturmak için kaya fayının duvarları oyularak düzleştirilmiş
ve daha sonra kaplanmıştır; kaya kesilip tesviye edildikten sonra zemin harçla örülmüş düz tuğlalarla kaplanmıştır.
Yeraltında bulunan seramik kaplara (amforalar, sürahiler, çömlekler, fincanlar)
bakılırsa burasının büyük bir yiyecek deposu olduğu düşünülebilir.
Üstteki güney teras, arkeolojik kazılarla da kanıtlanmış olan
konforlu yaşam düzeniyle göz dolduruyor.
Burada yapılan araştırmalar sırasında çok sayıda ev eşyası (mil, bız, bıçak, iğne,
kase, ocak, kurşun ağırlık, su kovası, seramik kaplar), çok sayıda hayvan kemiği,
mızrak ve ok uçları, bronz paralar, giysi süslemeleri (bronz ve demir aplikler),
bronz yüzük parçaları, bronz bilezik, demir tokalar (askeri kemerler için) ve ahşap
binaların yapımında kullanılan, masif kirişleri ve
tahtaları sabitleyen yüzlerce demir çivi bulunmuştur.
Burada büyük ihtimmale ev eşyaları ve aletleriyle aileler
yaşıyordu, erkekler muhtemelen savaşçıydı.
Mneakos'un iç "kalesi" müstahkem tepenin doğudaki en yüksek kısmında yer almaktadır.
Nispeten savunması zayıf olan doğu ve güneydoğu yönlerini
kapattığı için şehrin genel surunda çok önemli bir birimdir. İç sur 2000 metrekarelik bir alanı kaplar. Arazinin konfigürasyonunu izleyerek kale oval bir şekil almıştır.
Bu iç kalenin koruyucu duvarları şehrinkinden daha incedir,
ancak inşaat yöntemi çok farklı değildir; moloz taşlar beyaz harçla birleştirilmiştir.
Kuzey kulesi yarım daire şeklinde olan tek kuledir; kuzeybatı, batı
ve güneydoğu küleleri düzensiz dörtgen bir plana sahipken, güney kulesi
tamamen tahrif edilmiştir olup bugün planı yalnızca
tahmin yoluyla yeniden çizilebilir.
Kale duvarının tamamen tahrip olmuş güneybatı kısmında başka bir kulenin daha olması muhtemeldir.
Kale duvarının kuzeybatı kesiminde yer alan ve şehre açılan,
oldukça karmaşık bir yapıya sahip iç kalenin kapısı iyi korunmuştur.
Her iki yanında yarım daire biçimli ve dörtgen kule bulunmaktadır.
Arkeolojik kazılarda bulunan malzemelerden kapının muhtemelen çift kanatlı
olduğu, dış kısmına da tıpkı şehrin ana kapısı gibi takviye ve dekorasyon amacıyla
geniş başlı dekoratif çiviler çakıldığı ve üzerinde muhtemelen kireçtaşı blok ve
tuğlalardan oluşan bir kemerin bulunduğu anlaşılmaktadır.
İncelenen diğer iki yapı gibi burada da bir bina keşfedilmiş, bunun için de doğal
kaya fayı kullanılmış, daha sonra işlenmiş ve içine beyaz harçla birleştirilmiş moloz
taşlardan yapılmış dikdörtgen bir yapı yerleştirilmiştir.
İçinde hidrofobik sıva parçaları bulunmuştur, bu da alt katın aynı zamanda su
deposu veya depo olarak kullanıldığını varsayılmasına neden oluyor.
Elbette incelenen dörtgen yapı dışında başka yapılar da var tespit edilmiştir.
Bu bağlamda İvan Balkanski’nin, 30 yıl önce yapılan kazılarda, bazı minerallerden
yapılmış pektoral haçların bulunduğu çok sayıda
Hıristiyan mezarı ortaya çıkarıldığı bilgisini kabul etmemiz gerekiyor.
Bu durum kalede bir kilisenin varlığına işaret etmektedir.
Burada Doğu Rodoplar’da Ustra yakınındaki Mneakos, Visegrad ve Başevo gibi benzer kalelerin de incelendiğini belirtebiliriz.
Mneakos, barış zamanında küçük bir garnizon ve ilgili
bakım zanaatkarlarının yaşadığı tipik bir askeri kaledir.
Nüfusu, zirvenin eteğinde ve nehir boyunca tahkimatsız mahallelerde ve
yerleşim yerlerinde yaşıyordu. (Kaynak: N. Ovcharov, D. Kodzhamanova,
Orta Çağ’da Perperikon ve Çevresindeki Kaleler, Doğu Rodoplar’da Kale İnşaatı, 2003).
Ancak anlatılan her hikaye, tüm tarihi gerçekler bir noktada anlamını yitiriyor.
Ayrıca zirveye çıkmak için hangi yolu kullanırsanız kullanın,
ister Shiroko Pole köyünün başlangıcında sağdaki eski yolu,
ister sapaktan, sağdan, Kırcaali şehrinden gelen ana yoldan ilerleyin
(tarihi ve diğer simge yapılara işaret eden kahverengi işaretlerden
birinin bulunduğu yer), sizi etkileyici bir
yolculuk bekliyor olacak.
Nefes kesen manzara ve yüzyıllar önce bizim gibi başkalarının da
aynı yerde durduğunun sarhoş edici hissi,
sizi kelimesiz bırakacak ve bu toprakları tekrar
tekrar ziyaret etme isteği duyacaksınız.

Bir GPX dosyasını akıllı telefonla açmak için önceden şu uygulamalardan birini yüklemiş olmanız gerekir: GPX Viewer, Osmand veya Oruxmaps.

VisitKardzhali

Kategoriler

Özellikler

Bölgeler

Konum

Değerlendirme (1)

4.5 out of 5.0
Konum 5.0
Temizlik 4.0
  • Соня кирева
    10.09.2024 at 14:24

    Уникално място

    Helpful Review

Yorum Ekle

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hizmet
Ücret/ Kalite
Konum
Temizlik

tr_TR